BİLGİ
Yıl 1997. Soğuk Savaş bitmiş, SSCB yıkılmış ve kazanan taraf 1991’de Irak’la ilk Körfez Savaşını yaşamış ve süper güç rolünü iyice pekiştirmiş. ABD eski Dışişleri Bakanı Henry Kissinger’ın da dediği gibi, artık dünya dengesini bulmuş mudur, yoksa yeni dengeler orada bir yerde yükselmek için zaman mı kolluyordur?
Global Power, yapımcılarının söylediği gibi, size bu dengeyi istediğiniz biçimde ve istediğiniz ülkeyle oluşturmak için bir şans veriyor. Oyun, türünün tek örneği. Birçok strateji oyuncusu hep şundan yakınmıştır: “Oyunlarda gerçekçilik çok az. Aynen gerçek hayattaki gibi karmaşık bir ekonomiyi, çok zeki rakipleri, gerçek hayatta ülkelerin gerçek güçlerinde oldukları ve gerçek savaş araçları ve modellerinin kullanıldığı bir oyun yok.” Ancak, artık bu özelliklerin tamamının olduğu bir oyun var ve adı Global Power.
Global Power, oyunun indeksinde de belirtildiği gibi “Jeopolitik ve ekonomik devlet simülatörü”. Bu oyunun hikayesi ise gerçekten etkileyici. Oyunun yapımcıları Kanadalı, İngiliz ve Amerikalı bir ortak katılımcı ekip. Bu oyunu yapmak için CIA, Birleşmiş Milletler, Pentagon ve M 16 teşkilatlarının siteleri ve hafıza bankalarını incelemekle kalmamışlar, Pentagon’daki simülatör programcılarıyla ortaklaşa hazırlamışlar bu oyunu. Açıkça anlaşılacağı üzere, inanılmaz bir gerçekçilik ve türünün tek örneği olarak, yapımcıların Pentagon’daki simülatör motorunu kullanarak oluşturdukları ve EHE adını verdikleri bir süper yapay zeka oyunda bulunmakta. Oyun için, yapımcılar tam 3 senelerini vermişler ve sonunda başta E3 ve Zenith Tech. gibi PC dünyasının en saygın oyun yarışmalarında ve fuarlarında bütün strateji ödüllerini toplamışlar. İnanılması güç belki, ancak, bu oyunun tanıtımı CNN’de bile yapıldı.
Bu kadar gerçekçi olan oyunun amacı ise, çok net olarak, size bütün bir dünyayı vermek. Günümüzde var olan bütün devletlerden herhangi birisini seçip onun teknoloji, sanayi, ekonomik, kültürel, bilimsel ve ordu gücünü arttırmak, yeni ittifaklar kurmak, savaşmak ya da barıştırmak, ajanlık faaliyetlerinde bulunmak ya da başka ülkelerde terör eylemleri yaratmak… Bu oyunun amacı, bir devletin başına gelen kişi neler yapabiliyorsa onu yapmak veya hiçbir şey yapmayıp halkın sizi darbeyle ya da seçimle düşürmesini beklemek. Bu oyunda tüm bunlar yapılabiliyor. Oyunun zorluk seviyesi ise tamamen sizin hangi ülkeyi seçtiğiniz ve ne yapmak istediğinize bağlı. Eğer Filipinleri seçip dünyaya egemen olmak isterseniz oldukça zor, ancak ABD’yi seçip Irak’a savaş açmak istiyorsanız oldukça kolay. Zorluk kriteri tamamen bu şekilde oluşuyor.
Oyunun görüntüleri ise oyunun en büyük zafiyetini oluşturuyor. Tamamen simgesel ve 2D grafiklerle oynanan savaşları, oyunun ara yüzü olan çok gerçekçi 3D dünya haritası kurtaramıyor. Grafikleri çok basit kalmasına rağmen oyun aslında sıra tabanlı masa üstü strateji olması dolayısıyla, grafikten çok istatistikler, gerçeklik ve yapay zeka ağır basıyor ve bu konularda ise mucizevi bir performans sergiliyor Global Power.
Oyundaki sesler ise bir strateji oyununda aranan sesler bakımından, özellikle savaş alanı sesleri bakımından tamamen gerçek hayattan bire bir alınmış sesler ve oldukça gerçekçiler. Oyunun tema sesleri, yani menü sesleri ise teknolojik bir makinenin seslerini andırıyor ve oyunun konseptiyle iyi bir uyum ortaya çıkarıyor.
Oyun, oynanabilirlik açısından ilk başta çok karmaşık gözükse de oyunun kitapçığındaki açıklamasını okuduktan ve biraz oynadıktan sonra çok rahat alışılıyor. Oyunda genel olarak rahat ve çok pratik bir oynanabilirlik olduğu söylenebilir. Menüdeki bölümler ve aksiyon çalışması tuşları çok net ve akıllıca hazırlanmış.
Oyunun menülerine gelince, oyunda ana menüde senaryo ve doğrudan sizi oyuna alan “game” menüsü mevcut. Oyunun multiplayer özelliği bulunmamakta. Eğer senaryo menüsünden oynamak isterseniz aralarında Rusya’yı eski SSCB dönemine getirmek, Çin’le oynayarak Tayvan ile aranızdaki toprak talebi problemi çözmek ya da Amerika Birleşik Devletleri’yle oynayarak Haiti’ye Demokrasiyi getirmek gibi birbirinden zor politik problemlerle uğraşabiliyorsunuz. Oyunun ana menüleri ise 8 kısımdan oluşuyor. İlk menü “Demography”. Burada ülkenizdeki insan gelişim durumu, çalışanlar ve işsizlik, ekilebilir alan, yaşanabilir alan ya da sanayi alanlarına ilişkin düzenlemeler, nüfus artışı gibi politikalarınızı belirliyorsunuz. İkinci menü “Construction”. Bu menüde ise yeni şehirler kurmak, yeni gizli yeraltı askeri üsleri kurmak, nükleer tesisler geliştirmek, asker ve birimler üretmek, sosyal kamu kuruluşları, teknoloji araştırma merkezleri, sanayi tesisleri, eğitim kuruluşları, enstitüler gibi onlarca çeşit bina yapmak ve genişletmek, uzay üssü kurmak, uydu yapmak ve fırlatmak ile nükleer bomba yapmak gibi birçok faaliyette bulunabiliyorsunuz. Üçüncü menü “Politics”. Bu menüde diğer devletlerle kültürel anlaşmalardan müttefikliğe kadar çok çeşitli anlaşmalar imzalamak, ülkelere para yardımları yapmak ya da o ülke içinde bulunan teröristlere para yardımı yapmak, üs kurmak için anlaşmalar imzalamak gibi farklı seçeneklerin olduğu bu bölüm, oyunun ekonomiyle beraber en önemli menüsü. Dördüncü menü “Economy”. Bu menüde ise her türlü ekonomik ve ticari anlaşmaları yapmak, vergileri belirlemek, GSMH’ı ayarlamak ve bütçeyi belirlemek, Üçüncü Dünya ülkelerine BM aracılığıyla gidecek yardım miktarını belirlemek, bütçe açığını kapamak için komisyonlarda plan belirlemek, sektörlere göre bütçeyi ayarlamak ve eğer borçluysanız IMF’ye nasıl para yetiştireceğim diye kara kara düşünmek gibi faaliyetlerde bulunabiliyorsunuz (evet, oyunda IMF bile var). Bunların yanı sıra, tüm ordu teknolojilerini geliştirdiğiniz, gizli operasyon, yardım gücü ve savaşlar gibi operasyonları yönettiğiniz, yeni askeri birimler yarattığınız ve var olan birimleri geliştirdiğiniz, bilgisayar teknolojilerinden genetik bilime, sanayi ve endüstri teknolojilerinden uzay sanayine kadar her türlü alanda yeni projeler ve teknolojiler ürettiğiniz ve ajanlık faaliyetlerinde bulunduğunuz (suikast, terör, bombalama eylemleri, hileli seçimler vs… yapıp suçu başka devletlerin üstüne de atabiliyorsunuz) Military, İntelligence, Technology ve Unit Design gibi menüler de var.
Oyundaki askeri birimler ise tamamen gerçekçi ve güçleri gerçek hayata bire bir uygun. ABD olup F-22 bombardıman uçakları, F-112 görünmez insansız uçaklar ya da Nimitz uçak gemileri yapabilir; ya da Rus T-90 tankları, Typhoon nükleer denizaltıları üretebilir veyahut kendi birimlerinizi yapıp bunlarla yeni bir dünya savağı bile çıkarabilirsiniz. Oyunda politik olarak NATO’ya da Şangay Beşlisi gibi siyasi müttefiklik organizasyonları da bulunmakta.
Oyunun en güzel menülerinden birisi de nükleer menü. Bu menüde nükleer savaşlar gerçekleştirebiliyorsunuz. Ancak, çok fazla sayıda nükleer bombanın kullanımı dünyayı yok ediyor ve oyun bitiyor. Oyun, aynı zamanda sizi bir başka devletin ajanı öldürdüğünde, halkın size desteği son bulduğunda ya da hükümetinizde onarılamayacak bir çatlak belirdiğinde ve elbette tamamen işgal edildiğinizde, ülke ekonomik olarak iflas ettiğinde de bitiyor. 1997 yılında başlayan oyun, seçeneklere göre belirli zaman dilimlerinde ya da sınırsız bir zaman içerisinde oynanabiliyor.
Oyundaki ufak tefek hataların dışında, Global Power tam anlamıyla politika ve ekonomi simülatörü ve yapay zekası o kadar kuvvetli ki, mesela eğer Türkiye olarak oynayıp Irak sınırınıza 300.000 asker dizerseniz Irak da buna tepki veriyor ve sizi BM’de şikayet ediyor, sonra uyarıyor ve sonunda o da asker diziyor. Eğer, zaten aranızda var olan bir husumet varsa, savaş açıp size saldırıyor. Ya da ABD olarak oynadığınızda aldığınız her ekonomik karar BM’de çok büyük tartışmalara sebep oluyor. Rusya olarak ne zaman nükleer füze yapsanız dünya önce sizi kınıyor sonra da kendileri askeri bütçelerini arttırıp birim üretmeye başlıyor. Bu küçük olaylar size gerçekçilik hakkında büyük ipuçları vermiştir sanırım.
Kısacası gerçekçilik unsuru ve yapay zeka o kadar müthiş bir şekilde yapılmış ki, her hareketiniz için sıra size geldiğinde 10-15 dakika düşünmek zorunda kalabiliyorsunuz. Sizi satranç tahtası üzerinde düşünen bir oyuncu kadar zorluyor denilebilir. Belki birçokları için antipati uyandıracak kadar gerçekçi, ancak, gelecekte devlet başkanı olmayı düşünenler bir denesinler.
Kraliçe Viktorya dönemi Birleşik Krallığın ünlü Dış İşleri Bakanı Palmerston’un güzel bir sözü vardır “Bizim ebedi düşmanlarımız ve dostlarımız yoktur; sadece ebedi ülke çıkarlarımız vardır”. Sanırım Palmerston, bu oyunu benden daha iyi anlatıyor.
Sonuç olarak, sıra tabanlı masa üstü strateji sevenler bu oyunu mutlaka denemeliler.
Not: Oyun Kuzey Amerika’da “Super Power” ismiyle, Avrupa’da ise “Global Power” ismiyle yayınlanmıştır. Her ikisi de aynı oyundur
[ Bu Linkleri Görmek İçin Üye olmanız yada konuya Mesaj atmanız gerekmektedir. ]Not: Alıntıdır...
Konu: Global Power 
Cuma Ağus. 22, 2008 1:30 pm
