Otuz beş yaşını aşmış birçok yetişkin birey dişlerinin fazla
sarı olması ve de tetrasiklin lekeleri yüzünden toplum
içerisinde gülümsemekten çekinir. Dişlerini
düzenli olarak fırçalamalarına, kulaktan duyma
birçok şeyi denemelerine rağmen bu lekelerden kurtulamayan
bireylere Plusdent Diş Kliniği’nden Diş Hekimi Mehmet Zahid
Kazandı tedavi önerilerinde bulundu.
Tetarasiklin renkleşmesi hakkında bilgi veren Diş Hekimi Mehmet Zahid
tetrasiklinin çeşitli bakterileri öldürmeye yarayan
güçlü bir antibiyotik olduğunu, 1980 yılından
önce birçok kadın hamileliği sırasında bu antibiyotiği
kullandığını ve bu dönemde kullanılan tetrasiklinli antibiyotiğin
çocuğun dişleri sürülürken dişlerde kalıcı
renkleşme ve lekelere neden olduğunu söyledi. Tetrasiklin
yüzünden dişlerde oluşan renkleşme ve lekelerin genel ağız
bakımıyla yok olmayacağını, bireylerin bunun için diş
kliniklerinde diş hekimleri tarafından uygulanacak tedavilere
ihtiyaçları olduklarını belirtti ve bu tedavileri sıraladı;
Diş Beyazlatma; Diş beyazlatma yöntemi estetik diş hekimliğinde en
sık kullanılan tedavi yöntemidir. Dişlerinde çeşitli
nedenlerden dolayı renkleşme oluşmuş bireylerin dişlerini beyazlatmak
için kullanılır. Bilinen iki tip diş beyazlatma yöntemi
vardır. Bunlar ev tipi diş beyazlatma ve ofis tipi beyazlatma
yöntemidir. Ancak tetrasiklin lekeleri çok ileri durumda
olan hastalarda beyazlatma işlemi istenilen sonucu vermez. Beyazlatma
işleminin başarılı olup olmayacağının en doğru kararını ise diş
hekiminiz verecektir.
Tetrasiklin renkleşmesine karşı porselen venerler; İleri boyutta
tetrasiklin renkleşmesinin gözlemlendiği durumlarda diş beyazlatma
işlemi istenilen sonucu vermez bu durumda porselen laminate venerlerin
en uygun tedavi yöntemi olduğunu belirten Kazandı porselen
yapraklar sayesinde bireylerin istedikleri formda, istedikleri
beyazlıkta doğal dişlere sahip olabileceklerini belirtiyor ve bu tedavi
yöntemi hakkında bilgi veriyor.
“Laminate venerler ince porselen yapraklardır. Dişlerden bağımsız
olduklarında oldukça kırılgan ve hassas olan bu porselenler
dişle bütünleştiklerinde doğal dişleriniz kadar sağlam
olurlar. Materyalin ışık geçirgenliğinden dolayı oldukça
doğal bir görünüm sağlayan porselen venerler bireylerin
dişlerinde sadece 0,15 ile 0,30 mm aşındırmayla dişlerin ön
yüzeylerine yapıştırılırlar. Bu sayede bireyler dişlerinde
beğenmedikleri şekil ve rahatsız oldukları renkleşmelerden
kurtulabilirler.”
Kısacası estetik diş hekimliğindeki gelişmeler sayesinde bireyler artık
özgürce gülebilir, gülümsemeleriyle gurur
duyabilirler.